21 Nisan 2010 Çarşamba

Yağmurun bereketi

Haftasonundan beri yağmuru bekliyoruz. Pazartesi Salı yağışlı olacağını öğrenince Ufuk asmaları malçlama işine, ben de sebze yataklarının hazırlığına giriştim. Yağmur iki gün boyunca geceleri yağıp gündüzleri ara verdi. Biz de aylardır hazırlığını yaptığımız ekim işlerinin büyük kısmını bitirdik.

Kötü haber; 2 Nisan'da diktiğim tohumların hiçbiri çıkmadı. Gecikmelerinden şüphelenip tohumluğu eşeleyince tohumların ilk günkü gibi durduklarını fark ettim. İki ayrı hata yapmış olabilirim.
1- Toprak karışımı
2- Serayı sıkça açık bırakmak

Toprak karışımında sorun olması daha yüksek olasılık, çünkü 1 hafta önce eski viyollerden birine ektiğim kadife çiçekleri filizlendi. 

Komşum Kadriye 'iki gün önce patlıcan ektim, üzülme hemen yenilerini ek yetişir' diyerek içimi rahatlattı.
Dün torf ve gübre -bu arada bir traktör kemere (keçi gübresi) aldık, içi solucan kaynıyor- karışımına tüm tohumlardan yeniden ektim. Pazarda fideler satılmaya başladı, komşularımın yetiştirdiği tüm yerel türleri ekeceğim.


Bugün Biyodinamik Takvim'e göre Yaprak Günü (merak edenler için http://www.biodynamics.in) baharat bahçesini hazırlayıp Bozburun'dan getirdiğimiz fideleri yerlerine yerleştirdim.

Spiralin tee noktasından altına doğru:
- Biberiye
- Kekik (Bozburun)
- Kekik (Ahlatdede yabani)
- Aloevera
- Itır
- Adaçayı (Ufuk bugün pazardan almış, tohumlarını serpiştirmiştim ama fidesi gelince çok sevindim)
- Kişniş (tohum)
- Menekşe
- Mercanköşk
- Fesleğen
- Papatya (elimde ne tohum ne fide yoktu, bir baktım yer gök papatya, toprak da yumuşak hiç üzmeden yerlerini değiştirdim)
- Maydanoz (tohum)
- Kadife çiçeği
- Nane

Spiralin altına minik bir havuz yaptı Ufuk, içine su bitkileri ekilecek.Yağmur ara vermişken, hazır takvimler de yaprak gününü gösteriyorken yaprağından yararlanacağım sebzeleri hazırladığım yataklarına (ıspanak, enginar, dereotu, maydanoz) kadife çiçekleri de sınırlara ektim.






Ufuk Bozburun'dan getirdiği fideleri gıda ormanı yapmayı planladığımız yere ekmişti ancak seçtiğimiz yerin kayalık olduğunu fark edince yeni bir yerde karar kıldık.

Arazinin büyüklüğü nereye ne yapacağımıza karar vermemizi zorlaştırıyordu. Sabahları ve akşamları (iş başlamadan ve bittikten sonraki) yürüyüşlerde toprağımızı tanımaya, her köşenin kendine has özellikleri keşfetmeye başladık.Gıda ormanı için daha verimli, daha çok su tuttuğunu düşündüğümüz bir başka yer bulduk. Ufuk yeni tohumları hemen ekti:


- Kurt üzümü
- Alıç
- İnka eriği
- Ihlamur
- Pasiflora

Pazardan aldığı Photinia (alev ağacı) yı da ormanın ortasına yerleştirdi. Sanki herşeyin bir yeri var, yanlış yere yerleştirirsen rahat etmiyor, ettirmiyor doğru yeri bulana kadar dolaştırıyor seni. Sebze yataklarının yerine iki haftada karar verebildim. Şimdi de şekline karar vermeye uğraşıyorum. Bazen elimde bir fideyle koca arazide dolaşıp duruyorum.

1 yorum:

  1. ÜFFF YAA,çatlıyorum meraktan,Ufuk kandır şu Fransız'ı yaaa....

    YanıtlaSil